İdarenin Sorumluluk Halleri Nelerdir?

İdarenin Sorumluluk Halleri Nelerdir?
03.02.2021
2.121

İdarenin sorumluluk halleri, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 125. Maddesine göre ‘’İdare kendi eylem işlemlerinden doğan zararı ödemekle yükümlüdür’’ şeklinde açıklanmaktadır. Söz konusu maddeye göre idarenin kendi eylem ve işlemlerinden dolayı doğan zararı ödemekle yükümlüdür, idarenin bu konuda takdir yetkisi yoktur.

İdarenin Sorumluluk Halleri Nelerden Oluşur?

İdarenin sorumluluk halleri aşağıda belirtilen şekildedir;

  • Kusurlu Sorumluluk
  • Kusursuz Sorumluluk

İdarenin halleri iki ana başlık içinde inceleniyor olsa da kusursuz sorumluluk ilkesinin kendi içinde Sosyal Risk İlkesi, Risk İlkesi ve Fedakarlığın Değiştirilme İlkesi olmak üzere 3 alt başlığa ayrılmıştır.

Kusurlu Sorumluluk İlkesi Nedir?

Ülkemizde İdarenin sorumluluk ilkesi Fransa Danıştay ve Uyuşmazlık Mahkemesince uygulanan yöntemler baz alınarak oluşturulmuştur. Sorumluluk ilkesi, idarenin uyguladığı herhangi bir eylemde ya da işlemde meydana gelen kusur ve aksaklığa yol açan işlem bozukluğunu ifade eder.

Hizmet kusuru ise kamu görevlilerinin kusurlu hallerinden bağımsızdır. İdarenin herhangi bir bölümünde meydana gelen kusur durumunun kamu görevlisinden kaynaklanıp kaynaklanmadığına bakılmadan ele alınır. Yani idarenin bir bölümünde kusur var ise söz konusu bölümde çalışan kamu görevlisinin kusuru olmasa da idarenin kusurlu olması hizmet kusuru kapsamında ele alınır.

Hizmet Kusuru Nelerdir?

Hizmet kusuru ilkesi yasalarla düzenlenmediğinden sorumluluk içtihatları kapsamında ele alınır.

Hizmet kusuru sayılabilecek bazı durumlar şöyledir;

  • Hizmetin Kötü İşlenmesi
  • Hizmetin Zamanında İşlenmemesi
  • Hizmetin İşlenmemesi
  • Hizmet İşlenirken Hukuka Aykırı Olması
  • Hizmet Kusurunun Derecesi

Yukarıda belirtilen durumlardan herhangi biri meydana geldiyse ortada hizmet kusuru vardır.

İdarenin Sorumluluk Halleri Nelerdir?

İdarenin Sorumluluk Halleri

Kusursuz Sorumluluk İlkesi Nedir?

İdare tutum ve davranışlarında kusurlu olmasa da herhangi bir hizmet kusurundan sorumlu tutulmasına kusursuz sorumluluk ilkesi denir.

Bir diğer anlamıyla kusursuz sorumluluk ilkesinde idare ile kusur arasında nedensellik kurulamaz. İdarenin kusurlu davranışı kanıtlamasına gerek yoktur.

Kusursuz Sorumluluğun Anayasal Boyutu Nedir?

Ülkemizde kusursuz sorumluluk ilkesi, Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 125. Maddesi 7.fıkrasına göre hangi durumlarda kusursuz sorumluluğun giderilebileceğini anayasanın takdirine bırakmıştır. Yasama organın bu konuda bıraktığı boşluklar ise yönetimin içtihatları ile doldurulmaktadır.

Risk İlkesi Nedir?

Risk ilkesi, herhangi bir etkinlikte kişilerin zarara uğraması halinde etkinlik sahibinin kusurunun boyutuna bakılmaksızın zarara uğrayan kişinin zararının giderilmesine dayanır. Etkinliğin tehlikeli boyutunun bilinmesi ve tehlike riski göze alınarak etkinliğin devam ettirilmesi, zarara uğrayan kişinin zararının karşılanması için yeterli bir nedendir.

Tehlikeli etkinlik nedeniyle zarara uğrayan kişi var ise etkinlik sahibinin sorumluluğuna bakılmaz. Yönetimin kusursuz olduğu kanıtlansa dahi etkinlik sahibi veya etkinlik yönetimi kişinin zararını karşılamak zorundadır.

Sosyal Risk İlkesi Nedir?

Sosyal risk ilkesinin en önemli ve en ayırt edici özelliği, zarar ile idarenin arasında nedensellik bağının kurulmamasıdır. Türkiye’de terör veya anarşi yüzünden uğradıkları zararlar sosyal risk ilkesi kapsamında ele alınır.

Örneğin, Türkiye’nin Güneydoğusunda artan terör olayları hem oranın vatandaşlarına hem de herhangi bir kamu kurumunda çalışan birisine zarar verebilir. Bu durumda zararın sosyal risk ilkesine göre idare tarafından karşılanması gereklidir.

Bir başka örnekle açıklamak gerekirse, Doğuda veya herhangi bir bölgede öğretmen olarak görev yaptığınızı düşünün, kendi kusur ve eyleminizden bağımsız, terör sonucu şehit olmanız durumunda idare sosyal risk ilkesine göre tazminat ödemekle yükümlüdür.

Danıştay kararlarına göre sadece Terör sosyal risk ilkesine göre ele alınamaz. Aynı zamanda bulaşıcı hastalıklar, çevreye bağlı zararlar, doğal afetler gibi durumlarda sosyal risk ilkesi kapsamında yer almaktadır. Bu durumda belirttiğimiz örnekler sebebiyle kişinin zarara uğraması durumunda idarenin kişinin zararını karşılamak yükümlüdür. Bu durumda idare kişiye tazminat öder.

Ziyaretçi Yorumları

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

Whatsapp
Av. Ramazan Sertan Safsöz
Av. Ramazan Sertan Safsöz
Merhaba, size nasıl yardımcı olabiliriz?
Önemli Not: Sitede yer alan makalelerde yer alan bilgilerin doğrudan doğruya kişiler tarafından kullanılması sakıncalıdır. Bilgi, ipucu ve Yargıtay kararlarına ilişkin anlatımlar sadece tavsiye niteliğinde olup işbu anlatımlara dayanarak davaların asaleten takip edilmesi kesinlikle . İster ceza ister özel; hukukun her alanında olursa olsun davalarınızı alanında uzman ve tecrübeli bir avukat ile takip etmenizi öneririz. Avukatlık hizmetinin bir güven ilişkisi içermesi nedeniyle gerekli değerlendirmeyi bizzat kendiniz yapıp, sağda solda yazan "İzmir'in en iyi avukatı" gibi emarelere itibar etmeyiniz.